Ülkemde demokratik süreci başlatan M.Kemal Atatürk, kurduğu partiyi sivilleştirip, kendi başkanlığı sonrasında da sivil siyasilere! emanet etmiştir. Ölümü sonrası emaneti devralan siyasiler ise, bu partiyi yani CHP’ yi bir türlü sivilleştirememişlerdir. ‘Halk’ bunların nazarında cahil, eğitimsiz (sadece tahsil, eğitimli olmak için yetmiyor!) ve güdülmesi gerekli bir sürü gibi görülmüş ve halen de CHP’ye oy verirlerse sıkıntı yok, vermezlerse jakoben uslupla aşağılanacak varlıklardır!
Nitekim CHP’ nin seçim öncesi, 7 Mayıs 2023’te CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu ile ilgili yapılan paylaşım oldu. Kemal Kılıçdaroğlu’nun yer aldığı 10 saniyelik bir videonun bulunduğu paylaşımda Kılıçdaroğlu’nun seçimi kaybetmesi halinde toplumu kaosa sürükleyeceğini söylediği iddia edilmiş!, TBMM’deki grup toplantısında konuşan CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu gündemle ilgili değerlendirmelerde bulunurken, AK Partili seçmene oy verenlere sitem eden CHP lideri, “Benim kızgınlığım Saray’a değil. Benim kızgınlığım seni açlığa mahkum eden siyasi partiye oy verenlere. İnsan biraz aklını kullanır. Aynı şey esnafta da var…” vb. şeklinde her dönem deki bir aşağılama var iken; 2024 mahalli idareler sonrası söylemi değişmiş, “CHP Genel Başkanı Özgür Özel, seçim sonuçlarını Ankara’da bulunan kurmaylarıyla değerlendirmesinde, “Kibir kaybetti, kimseyi ayrıştırmayan dil kazandı; Milletimiz önemli bir mesaj vermiştir” şeklinde olmuştur.
Cumhuriyet Halk Partisi lideri Özgür Özel, yerel seçim sonuçları hakkındaki açıklamada, “Milletimiz sadece yerel yöneticilerin kim olacağına karar vermemiş, ülkemizin ve belediyelerin nasıl yönetilmesi gerektiğine, nasıl yönetilmemesi gerektiğine dair de önemli bir karar ve mesaj vermiştir. Milletimiz ekmeğini küçültenlere, huzurunu bozanlara, demokrasiyi ezenlere, hukuk devletini çökertenlere açık bir mesaj vermiştir. Yok sayılanlar bugün ülkeyi yönetenlere açık bir mesaj vermiştir; ….“Demokrasiye Sahip Çıkan Vatandaşlarımıza Teşekkürler”. Şimdi nedir bu iki yüzlülük! Ne yaman çelişkidir… Durum tersine dönse, aynı söylemlere iktidar lideri söylese ne dersiniz acaba!
Halen, bu ülke değerlerine düşman ve bunlarla mücadele, genetiklerinde kodlanmış bu zihniyet maalesef bu ülke insanına ve değerlerine savaş açmayı siyasetin programı haline getirmişlerdir. Azıcıkta, yalancıktan da olsa yok öyle bir şey diyecek olsalar; “…CHP’li Günaydın ise kendi uçuş seferinde yaşanan aksaklıkla ilgili X platformunda bir paylaşımda bulunarak, konuyu THY Genel Müdürü Bilal Ekşi’nin Pendik İmam Hatip Lisesi mezunu olmasına bağlayarak, hazımsızlığını da gözler önüne bir kez daha sermiş, nefretini sosyal medya hesabından paylaşmıştır!
CHP’de parti programına yerleştirilen, “demokrasi, özgürlükler, sosyal yaşam kalitesinin arttırılması vb. içi boş söylemler hiç icraata konmamış, bunların maskesi altında, kendileri gibi düşünmeyen bu ülke insanına zulüm yapmaktan geri kalmamıştır! Ülkemin insanını demir paletler, dipçikler ya da idam sehpalarında sallandıran darbe/ciler hep CHP ve CHP’ yi finansa eden mahfiller tarafından yapılmış ya da yaptırılmıştır.
Hiçbir milli projenin içinde olmamış, hep karşısında olmuştur. Açık kapalı her türlü kaos’un ya önünde (Gezi olayları gibi) ya da arkasından (tüm darbeler, yakın tarihte ki 16 Temmuz darbesi gibi) CHP zihniyeti çıkmıştır. Toplumun aile yapısını tahrip edip, yok etmeyi amaçlayan her türlü sapıklığın fahri üyesi ve meydan destekçisi yine CHP zihniyeti çıkmıştır. Bakınız LGBT vb. gibi sapkın kuruluşlar, ahlaki anlamda çürümüş bir toplum gibi gösterilen Rusya’ da en evvel yasaklanmış, buna Gürcistan gibi başka ülkelerde eklenmiştir. Bizde kim taraf olmuştur bilin bakalım!
Bu ülkenin 40 yıldır enerjisini sömüren terörün ve terör partisinin, CHP hiçbir zaman karşısında olmamış; terörün kurutulduğu alanlardan enerji fışkırmasını da! Görmez den gelmiş, hem de dalga geçmiştir!
Peki ne yapalım? Bunların nasuh tövbesi(en halis, en safi ve en içten, hataya geri dönülmeyecek şekilde)! mümkün mü? Eee Allah’tan ümit kesilmez. Biz yine de bu demokrasi sonucuna sahip çıkalım, cıngar çıkarmayalım…
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in partisinin genel merkezinde tarihi seçimlere ilişkin konuşmalarının; “…Bugün 81 ilimizde sandık başına giderek, oyları ile demokrasimize sahip çıkan tüm vatandaşlarımıza parti tercihlerine bakmaksızın yürekten teşekkür ediyorum… Bugün seçmen 22 yıllık Türkiye fotoğrafını değiştirmeye, ülkemizde yeni bir siyasi iklime kapı aralamaya karar verdi… Bugün seçmen Cumhuriyetin ikinci yüzyılının ilk seçimlerinde iktidarın orantısız gücünü yerelden dengelemeye karar verdi. CHP ve milletimizle kurduğumuz Türkiye ittifakı bu seçimlerde tarihi bir sonuç elde etmiştir…
…Milletimiz ekmeğini küçültenlere (Büyütün millet kazansın, siz de kazanın!), huzurunu bozanlara (Terörün kökünü kazıyın, millet kazansın, siz de kazanın!), demokrasiyi ezenlere (İçini doldurun, millet kazansın, siz de kazanın!), hukuk devletini çökertenlere (Hukuk devleti kurun, en evvel gazi meclisten terörün temsilcilerini kovun, millet kazansın, siz de kazanın!) açık bir mesaj vermiştir.
…Yok sayılanlar (Siz diğer seçmenleri yok saymayın, millet kazansın, siz de kazanın!) bugün ülkeyi yönetenlere açık bir mesaj vermiştir… Biz ülkemizde ayrımcılığa karşı çıkıyoruz (Tüm inananlara icraatlarınızla sahip çıkın, millet kazansın, siz de kazanın!)… Biz bütün renklerimizle Türkiye Cumhuriyetiyiz. Farklılıklarımız zenginliğimizdir (Sizlerin ifadesi ile sözde değil, özde sahip çıkın, millet kazansın, siz de kazanın!). Biz milletimizin verdiği bu mesajı bir kutsal emanet olarak alıyoruz (AKP’yi 22 yıldır iktidarda tutanında bu millet olduğunu aklınızdan çıkartmayın, millet kazansın, siz de kazanın!). Tüm CHP’liler başımızın üzerine koyuyor (tüm milleti başınızın üzerine koyun, millet kazansın, siz de kazanın!)… Bugün hangi partiye oy vermiş olursa olsun kimsenin kaybetmiş hissetmesini istemiyoruz. Halkımız iyi hizmeti ödüllendirmiş, kötü hizmeti ve kötü niyeti cezalandırmıştır…”
CHP kodları inşallah değişirse, millet kazanır, siz de kazanırsınız. Bekliyoruz, millet kazansın, siz de kazanın!
4 yorum
Çok değerli Resul hocam
Yazınızı okudum. Tek yanlı bakış açısıyla CHP’yi karalarken karşısında yer alan Türkiye Cumhriyeti’ni parçalama zihniyetinde olan bir iktidara tek toz kondurulmamış olması bana yaman çelişki gibi göründü. Bu ülkede 1923 yılından 2024 yılına geldik. Hala 1938 ve sonrası CHP’yi bugünün Dünya konjonktüründe yargılıyorsunuz. Bu halkın eğitim seviyesi daha düşük kesimleri için geçerli olabilir. Ancak bilimin yolunu seçen bir bilim insanının bu düşüncede olması, olaylara objektif olarak bakamaması çok acı.
Mesele İmam Hatip Lisesi mezunu birinin THY gibi teknik bilgi ve uzmanlık gerektiren bir kuruluşun başına getirilmesi değildir. Bu göreve gelen kişinin liyakat durumudur. Bugün liyakat yerine dini görüşler hatta tarikat üyeliği kriterleri dikkate alınarak yapılan çoğu seçim ülkeyi bu çıkmaza getirmiştir. Buna dış güçler, dünyadaki değişimler savıyla yaklaşmak üzücüdür. Bilime inanan bir bilim insanı liyakat ve iş deneyiminin doğruyu bulmada çok önemli olduğunu bilmeli ve inanmalıdır. Bizler bilim hayatımızda hep aynı şeylerden şikâyet etmedik mi?
Ama gerçek olan, bir zamanlar milleti küçük görenleri yargılayanların bugün daha beterini yaptıklarını görmek. Haklısınız o küçük görülen halk doğruyu görmüş, ve gerekeni yapmıştır. Gelecek günlerde de yine gerekeni yapacaktır.
Sevgi ve saygılarımla
“…Bilime inanan bir bilim insanı liyakat ve iş deneyiminin doğruyu bulmada çok önemli olduğunu bilmeli ve inanmalıdır. Bizler bilim hayatımızda hep aynı şeylerden şikâyet etmedik mi? ” .Ama gerçek olan, bir zamanlar milleti küçük görenleri yargılayanların bugün daha beterini yaptıklarını görmek. Haklısınız o küçük görülen halk doğruyu görmüş ve gerekeni yapmıştır. Gelecek günlerde de yine gerekeni yapacaktır…”
Aynısını paylaşıyorum, inanıyorum da. Ancak, şunu çok daha iyi biliyorum. Bu ülkeyi hizaya sokacak olan muhalafettir. Önce sizlerde benim dediğim gibi deyin, muhalafet “milli” olsun, ecdadımı(MKemal Atattürk gibi) siyaset üstü tutsun, terör partisini lanetlesin(sizlerde), milletine kurşun sıkan en azından bilirim sizde sevmezsiniz şu FETÖ yü kucaklamasın ve lanetleyin, lanetlesin; sonra bana/size kim daha refah sunabilecek iş icraat yaparsa onu zaten millet seçiyor. Bak ben miletin seçtiğine hiç saygısızlık etmiyorum, göbeğini kaşıyan cahiller demiyorum, bu iktidarın her şeyi doğru demiyorum, ” Hala 1938 ve sonrası CHP’yi bugünün Dünya konjonktüründe yargılıyorsunuz ” yapmıyorum, sadece yaşadıklarımdan/bana yaşatılanlardan serzenişte bulunuyorum…. Yukarıdaki olumsuz olarak yaşadıklarımı bir Allahın kulu inkar etmez… Bilim/bilim insanı yanlışa niye yanlış demesin… Çok farklı düşünebiliriz de ama bir şeyde farklı düşünce olmaz. Ülkemi yeşil/kızıl hangi terör kucağına kim atarsa atsın onun karşısında olmak, İNSAN olmaktır… Bunun siyaseti olmaz. Vatan yoksa hiç bir kutsal, yada insan hakkı kalmıyor. Bakın Gazze’ de yaşananlara, 3-5 köpek öldü diye sokakları terörüze eden kuruluşlar, kadın hakları savunucuları, onbinlerce masum katledilirken GIKLARI çıkmıyor, bak buna da beraber lanet okuyalım, iç çekelim. ” CHP millete/ülkeme kazandırsınsın, inanın hep iktidarda kalacaktır!
Sayın hocam, sizi hiç incitmedim, incitmem. Demokratik kültürü almış birilerinin de iktidarı milletin seçtiğini bilir ve saygı duyarım. Ortak paydamız vatan ve vatanı korumak. Vatansız olanının ekmeğide aşıda namusu ve hiç bir değeri kalmıyor. En kötü devlet bile kuzgunları uzak tutuyor. Yeter ki milli olsun. Ortak düşmanımız teröre (Örgüt yada değişik sopalarla ) ortak lanet, ortak düşmanımız ötekileştirmek ortak lanet, ortak düşmanımız yoksulluk ortak lanet; ortak düşmanız cehaletin her türlüsü ortak lanet… Milli bir rmuhalefet, ülkeye hizaya sokacak en büyük güç. Güçlensin, yeter ki kulağına halkına versin, hepimiz mutlu oluruz. Asla karşısında olmayız, olamayız… Daha müreffeh, huzurlu günler görmek dileğiyle, saygılar sunarım.
Akademik Akıl köşe yazıları, veritabanımıza kayıtlı kullanıcılarımıza “bilgilendirme ve tanıtım” amaçlı gönderilmektedir. Bu uygulama yazardan bağımsız olarak platformun yayın hayatına geçtiği günden bu yana uygulanmaktadır.
Sayın Prof.Dr. Resul Gerçekcioğlu’nun talebi üzerine köşe yazıları “bilgilendirme ve tanıtım” listesinden çıkarılmıştır.
Saygılarımızla,
Akademik Akıl