Bugünkü köşe yazımda dolikoarteriopatilerden bahsetmek bahsetmek istiyorum. Dolikoarteriopatiler (DAP) terimi, arterdeki uzamaya bağlı (elongasyon) eğilme (tortuosite), bükülme (kinking) ve kıvrılmayı (coiling) kapsar. Arterde bir deformite söz konusu olduğu için, arter deformitesi olarak da adlandırılabilir. DAP’ları anjiografilerde görürüz ancak ne gibi sonuçlar doğurabileceklerini bilmediğimiz için çoğunlukla önemsemeyiz.
Atherosklerotik plağa bağlı stenozlarda %60’ın üzerindeki bir darlığı önemseriz ama arterde 60 derecenin altındaki bir bükülmeyi pek önemsemeyiz. Halbuki 60 derecenin altındaki bükülme, aynı %60 üstü darlıkta olduğu gibi kan akımında azalmaya neden olur. Bu yüzden DAP’da, hemodinamik olarak en az atherosklerotik stenozlar kadar önemlidirler. Ancak emboliye bağlı enfarkt ve inmeye neden olmazlar. Yani akuttan çok, kronik serebrovasküler olaylara neden olurlar. Belki de çok önemsenmemelerinin bir nedeni de budur. Bir başka faktör de, beyindeki kollateral dolaşımın durumudur. Yeterli kollateral dolaşımın varlığında, aynı ileri atherosklerotik stenoz veya oklüzyonlarda olduğu gibi kan akımında ciddi bir azalma olmayacağından, herhangi bir semptom veya nörolojik defisit de görülmeyebilir veya çok hafif bulgular olabilir.
Özetle; yeterli kollateral dolaşım varlığında asemptomatik olmaları, akut tromboembolik olaya pek sebep olmamaları (sadece arter diseksiyonuna sebep olurlarsa, stenoz veya oklüzyona yol açabilirler.) yüzünden bugüne kadar DAP’lara gereken önem verilmemiştir. Ancak atherosklerotik stenozlar gibi kan akımında azalmaya neden olduklarından, kronik iskemiye bağlı semptom ve nörolojik defisitlere sebep olabilirler; o yüzden anjiografide de görüldüklerinde önemsenmeleri gerekir.
Dikkat ettiyseniz hiç doppler USG demedim; çünkü DAP’lar karotid sistemi baz olarak aldığımızda karotid bifurkasyon bölgesinin daha proximalinde yani kammon karotid arterde veya daha distalinde internal karotid arterde olurlar, bu yüzden doppler USG ile tespit edilmeleri çok zordur. Halbuki bir serebral iskemik atak geçiren hastaya önce karotis doppler istenir, karotid bifurkasyonda sorun yoksa boyun MR ve CT anjio nadiren istenir. Böylece DAP varsa atlanır. Halbuki DAP’ların serebral iskemik ataklara ve nörolojik defisitlere neden olduğu ile ilgili birçok yurtdışı yayın mevcuttur.
Peki DAP sadece iskemik ataklara mı yol açıyor? Yine karotid sistemi baz aldığımızda, fokal veya grandmal nöbetlere, kognitif fonksiyonlarda azalma, migren, pulsatil tinnitus, oküler vasküler yetmezlik (amorozis fugax, uveytis, retinal ve oküler nöropati, maküler distrofi vb.) gibi başka semptomlara da yol açtığı ile ilgili yine birçok yayın mevcuttur. Belki daha yayınlanmamış başka semptomlara da yol açıyor olabilir. İlk yazımda karotid sistem içinde DAP’ların önemine değinmek istedim. İkinci yazımda DAP’ların vertebrobaziler sistem içindeki önemine değineceğim. Herkese sağlıklı günler dilerim.
2 yorumlar
İlginç bir konuya değindiğiniz ve bizi aydınlattığınız için çok teşekkür ederim. Arteriyel sistemde de venöz sistemdeki varislerin neredeyse muadili diyeceğimiz bu DAP gelişmesi maalesef pek ciddiye alınmıyor. Ben DAP ile anevrizma gelişmesi arasında bir ilişki var mıdır? Onu çok merak ediyorum. Saygılarımla.
HASAN BEY İLGİNİZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM. DAP İLE FİBROMUSKULER DİSPLAZİ VE ARTERİEL DİSEKSİYON İLE İLİŞKİ OLDUĞUNA DAİR LİTERATÜR BİLGİSİ OLMAKLA BİRLİKTE ANEVRİZMA GELİŞMESİ İLE İLGİLİ BİR YAYINA RASTLAMADIM. BU KONU ARAŞTIRILMADIĞI İÇİN DE LİTERATÜR BİLGİSİ OLMAYABİLİR AMA BENCE ARAŞTIRMAYA DEĞER. EĞER BİR İLİŞKİ OKUR VEYA YAKALARSAM SİZLE PAYLAŞIRIM.