Sosyal medya, akıllı telefon diye tabir edilen çok fonksiyonlu ve internete bağlı cep telefonlarının yaygınlaşması ile hemen hemen herkesin kullandığı ve vazgeçemediği bir uygulamaya dönüştü. Örnek olarak dünyada en çok kullanılan ve yaklaşık 3 milyar kullanıcısı olan Facebook’a bakalım. 2004 yılında üniversitede okuyan öğrencilerin arkadaşlık sitesi olarak kuruluyor ve iki sene sonra 13 yaş üstü herkesin kullanımına açılıyor. Tabii bu uygulamayı kullanmak için internete bağlı bir bilgisayara ihtiyaç var. Gidip bilgisayarın başına oturacaksınız, siteye giriş yapacaksınız ve yazınızı yazıp fotoğraf ve çoklu medya paylaşımı yapacaksınız. Biraz zahmetli bir iş. Apple firmasının ilk akıllı telefonunu 2005 yılında çıkardığı ve bunu diğer firmaların takip ettiği göz önüne alındığında Facebook kullanıcı sayısındaki doğrusal artışın akıllı telefon kullanımı ile ilişkili olduğunu anlayabiliriz.
Twitter isimli kısa mesajları paylaşmak için kurulan sosyal medya platformunun, mesaj uzunluğunun sınırlı sayıda harften oluşması sebebiyle çok yaygınlaşacağı kurulduğu yıllarda tahmin edilemedi. Fakat özellikle uzun uzun yazmaktan hoşlanmayan kendini kısa cümleler ile ifade etmek isteyen gençler arasında çok popüler oldu ve şu anda kullanıcı sayısı 300 milyonu aştı.
Twitter ve benzeri uygulamalar, insanların fikirlerini ifade edip yayacakları bir platform sağlıyor. Sosyal medyada 100 bin takipçisi olan bir hesap düşünelim. Hesap sahibi bir yazı paylaştığında bu 100 bin kişi tarafından okunuyor. Bir gazete çıkarmak için yatırım yapıp, 100 bin tiraj hedeflediğimizi varsayalım. Maddi yatırım, insan kaynağı, reklam ve uzun süren bir çabadan sonra gazete ancak 100 bin tiraja ulaşabilir. Halbuki sosyal medyada hiçbir yatırım yapmadan takipçi sayıları bu mertebelere çıkabiliyor. Elektronik ortama geçmeyen bir gazete kalmadı. Hatta bazı gazeteler artık kağıt olarak basılmıyor. Normal sosyal medya kullanıcıların paylaşımından farklı olarak gazete yazıları uzman muhabirler tarafından yazılıyor, editörün kontrolünden geçiyor, dolayısıyla haberler daha güvenilir. Sosyal medyada ise hiçbir kontrol yok. Paylaşılan haberlerin doğru mu yanlış mı olduğu kontrol edilmiyor. Kullanıcıları yalan haberlerle yanıltmak mümkün. Sosyal medya üzerinde haberler fısıltı gazetesi gibi ama yayılma hızı çok fazla. Dünyanın bir köşesinde yapılan bir haber çıkan anında bütün dünyaya yayılıyor. Çoğu kullanıcı haberin doğru olduğunu araştırmadan inanıyor. Daha dikkatli kullanıcılar şüphelendikleri haberleri, bu haberlerin doğruluğunu teyit etmek için kurulmuş internet sitelerinden kontrol ediyor. Bu sitelerden bir tanesi www.teyit.org. Buna benzer İngilizce siteler de mevcut. Örneğin https://www.politifact.com/, https://www.factcheck.org/, https://www.washingtonpost.com/news/fact-checker/, https://www.snopes.com/,https://reporterslab.org/fact-checking/,
https://www.factcheck.org/scicheck/ ise aslı olmayan fakat bilime dayalı gibi anlatılan iddiaları kontrol eden bir site. Medya kuruluşları da taraflı haber yapıp, okuyucuları yönlendirebiliyor. Taraflı haberleri analiz eden sitelere örnek olarak https://mediabiasfactcheck.com/ sitesi verilebilir.
Bazı mahsurlarına rağmen sosyal medya demokratik toplumlarda bireylerin kendini ifade edebilmesi için vazgeçilmez bir ortam. Birey istediğini yazabiliyor, istediği fikri öne sürebiliyor, yapılan işleri tartışabiliyor. Tabii otoriter rejimler kontrol edemedikleri ifade hürriyetinden hoşlanmıyor. Çin Facebook, Twitter, Instagram, Snapchat gibi sosyal medya sitelerine erişimi engelliyor. Rusya’da ise Facebook ve Instagram sitelerine erişim engelleniyor.
Sosyal medya üzerinden gönderilen yazı, ses ve videolar doğrudan karşı tarafa gönderilmiyor. Önce sosyal medya sitesini işleten şirketin merkezi bilgisayarlarına gönderiliyor ve bu bilgisayarların disklerinde depolanıyor. Sonra karşı tarafın cep telefonuna veya bilgisayarına iletiliyor. Bu şekilde kurulu merkezi bir yapıda, gelişmiş yazılımlar kullanarak, binlerce hatta milyonlarca kişiyi izlemek mümkün.
Sosyal medya internet çağının bize sunduğu bir imkan, “kullanmıyorum” demek, eskiden “gazete okumuyorum” demek anlamına geliyor. Siz kullanamayabilirsiniz ama milyonlarca hatta milyarca kişinin kullandığını ve her geçen gün kullanıcı sayısının arttığını unutmayalım.