Beş altı gün öncesi bir gün, puslu ve nispeten karanlığın hakim olduğu ikindi vakitlerinde, mutfak penceremin yirmi metre kadar uzağında bir kontrast fark ettim: her taraf puslu ve karanlık fakat karşımdaki bir çam ağacında renkli bir ışık gölge gösterisi vardı. Bunun özel bir şey olabileceğini hemen anladım. Huzme de bir yandan hafif hafif yana doğru kayma eğilimindeydi. Hemen diğer odaya hızla giderek, karşımdaki manzarayı penceremden çektim. Sonra resmi inceledim ve:



Sol omzunda mavzeri, asker elbisesi ve postallarıyla yürüyen genç bir bayan resmini gördüm, uzun saçları vardı ve yüzü yan profilden net bir şekilde görünüyordu. Ve kadın askerin yüzünden kim olduğunu net bir şekilde anladım.
Gazi Mustafa Kemal’in yüzü kadın askerin omuz ve göğüs hizasında görünüyordu.
Ve bu Gazinin resmi, diğer resimlerinin biriyle de aynen örtüşüyordu.