Her canlıda yaşamını ve neslini sürdürme güdüsü vardır. Bu güdü insanda; sağlıklı, mutlu, üretken, anlamlı bir yaşam içinde türünü sürdürme biçimine dönüşür. Hayatta kalabilmek, canlılığını sürdürmek, türü devam ettirmek, korumak ve daha iyi yaşamak için gerekenleri ve gereksinimleri bilmek, bulmak, edinmek, geliştirmek insanlığın başlangıcından 21. yüzyıla uzanan dinamik bir süreçtir. Gereksinimler ve gereksinimlerini karşılayabilme arayışları insanın diğer canlıların önüne geçmesini, entelektüel ve üstün bir varlık oluşunu sağlamıştır. İnsanlığın başlangıcından beri gereksinimler ve karşılama yolları- din, ahlak, felsefe ve hukuktan etkilenerek- bilim ve teknoloji ile karşılıklı etkileşim içinde dünden bugüne gelişmiş ve değişmiştir. Sosyal bir varlık olan insanın sağlıklı yaşaması için; yeterli beslenmesi, uyuması, hareket etmesi, ruh ve beden gereksinimlerini zamanında karşılanması gerekmektedir. Bu gereksinimler evrenseldir. Biyo-psiko-sosyal ve manevi gereksinimlerin dengeli bir şekilde karşılanmasının sonuç ürünü sağlıktır. Felsefedeki karşılığı ise, bireyin varoluşunu gerçekleştirerek mutluluk ya da doyuma ulaşmasıdır.
Maslow’un İhtiyaçlar Piramidi’ni geliştirdiği zaman 19. yüzyılın sonu ve 20. yüzyılın başlangıcıdır. Bu yüzyıl aralığında sanayi ve endüstrideki gelişmeler, yaşanan savaş ve ekonomik kriz; insanın var olma, hayatta kalma, daha iyi beslenme, açlığı önleme, barınma, özgür ve mutlu yaşama gereksinimlerini ön plana çıkarmış ve filozoflar bu alanda düşünceler üretmişlerdir. Maslow, en düşük düzeyden en yüksek düzeye insan ihtiyaçlarını şu şekilde sıralamıştır: Fizyolojik gereksinimler (nefes alma, besin, yemek, su, cinsellik, uyku, boşaltım gibi); Güvenlik gereksinimi (beden, iş, kaynak, ahlak, aile, sağlık ve mülkiyet güvenliği gibi); Ait olma, sevgi, sevecenlik gereksinimleri (arkadaşlık, aile, cinsellik ve mahremiyet gibi); Saygınlık gereksinimi (öz saygı, öz güven, başarı, başkalarına saygı duymak, başkaları tarafından saygı duyulmak gibi); Kendini gerçekleştirme gereksinimi (erdemli, yaratıcı, içten, problem çözücü, ön yargısız ve gerçekleri kabul eder olmak gibi). Maslow, kuramında insanı isteyen bir varlık olarak ele almaktadır. Zira insanlar sürekli daha iyi durumda olmak arzusundadırlar ve ihtiyaçlarından biri karşılandığında yerine bir yenisi doğar. Başka bir ifadeyle, düşük düzeydeki bir ihtiyaç tatmin edilince daha yukarıdaki ihtiyaç egemen hale gelir ve bireyin dikkati bu yüksek ihtiyacı tatmin etmeye yönelir [1].
Yirminci yüzyılın sonu ve yeni yüzyılda teknoloji hayatın bir parçası haline gelmiş ve hayatın her alanında temel bir ihtiyaç olarak ortaya çıkmıştır. Teknoloji sayesinde erken tanılama, tedavi ve rehabilitasyon hizmetleri, mikro-robotik yaklaşımlar, hayat kurtaran ve bireyi yaşam içinde tutan sağlık hizmetleri geliştirilmiştir. İletişim, ulaşım, tıp, uzay teknolojisi ve fizik alanındaki gelişmeler, insan yaşamını kolaylaştıran yanlarıyla olumlu etki yaparken, kitlesel üretimin yol açtığı çevre sorunları görünür hale gelmiştir. Isınma, çevre kirliliği, açlık ve çevre kirliliğine yol açan büyük kazalar yeni sorunlara yol açmıştır [ 2,3].
21. yüzyılda bilim ve teknolojideki öngörülemeyen hızlı gelişmeler; bireylerin yaşam tarzlarını ve iletişim gereksinimlerini de büyük ölçüde değiştirmiştir. Teknoloji insanın güvenlik gereksinimlerini karşılamak için belirli cihazlar, aletler ve hatta bazı silahlar yaratmış ve daha güvenli barınaklar inşa etmiştir. Öyle ki insanlar gelişen teknolojik araçlarla kendilerini daha güvende ya da daha güvensiz hissetme ikilemi yaşamaya başlamışlardır [ 4, 5 ,6 ].
İletişim teknolojilerinin gelişmesiyle Maslow’un basamaklarına “dijitalleşme” doğrultusunda yeni eklentiler getirilmesi gerekliliği doğmuştur. Dijital teknoloji insanın sevgi , saygı ve aidiyet gibi sosyal ihtiyaçlarına karşılamada katkı sağlamıştır; İnsanların (dünyanın neresinde olursa olsun ya da Korona pandemisinde uygulanan karantina günlerinde) sevdikleriyle bağlantıda kalmasını sağlamıştır. Bu yüzyılda insanlar Facebook ve Twitter gibi çevrim içi ağlarda sosyal gereksinimlerini karşılarken bağlılık ve bağımsızlık duygusu arasında sıkışmaya başlamışlardır. Sosyal medya ve çevirim içi iletişimle küçülen mesafeler ,aynı gemideyiz ve insanız’ felsefesini geliştirmiş ve böylece dil, din, ırk ayrımını ortadan kaldıran dünya vatandaşı kavramını türeterek bu gezegenin insanı olma aidiyetini geliştirmiştir. Teknoloji, insanın saygınlık ihtiyaçlarını karşılarken bireysel yeteneklerini sergileme ve anında geri bildirim almada önemli bir fırsat sağlamıştır [7 ,2].
Çevrim içi iletişimin; öz saygı ve refahı arttırmada, ilişkileri sürdürmede ve geliştirmede olumlu bir etkisi olduğu görülmüştür. Çevrim içi oyun ve ağ oluşturmanın özellikle gençlerin başarı ihtiyaçlarını karşıladığı ve çevrim içi öğrenmenin de öz kimlik ve kararlılık duygusunu geliştirmeye yardımcı olduğu bildirilmiştir. Bu yüzyıl, sosyal medya kullanıcılarının -video yapma, resim gönderme, reklam verme, çevrim içi beğeni ve yorumlar yoluyla- tanınma ve onaylanma duygusunu geliştirmiştir [2].
21. yüzyılda bilim ve teknolojideki gelişmeler sayesinde daha mükemmel bir biyolojik yapıyla yaşamı sürdürmede insanın kendini gerçekleştirme performansı tavan yapmıştır. İnsan, tanrı rolü oynamağa başlamış; ömrü uzatma ve ölümsüzlüğü getirme, doğanın dengesini insanlık-canlılar adına(!) değiştirme uğraşları ve yapay zeka, robot insan gücü çalışmaları ile kendi varoluşunu tehlikeye atmağa başlamıştır[8].
Bu yüzyılda yaşanan Covid-19 pandemisi , insanlığın varoluşunu ve anlamını yeniden sorgulanmasına neden olmuştur. Örneğin; Covid-19 bulaşma riski, çalışan yetişkinlerin sosyal iletişim ve çalışma tercihinde bir engel oluştururken, çocuk ve yaşlıların güvenliği ya da korunması gereği zorunlu tedbirleri gerekli kılmıştır. Covid-19 pandemisinin yarattığı ölüm korkusu ve küresel bazda alınan karantina tedbirleri; insanların yaşam, eğitim, çalışma ve iletişim tarzlarını ve gereksinim önceliklerini akşamdan sabaha değiştirmiştir [9].
Yelkikalan ve arkadaşlarının yaptığı ‘Covid-19’un Maslow’un İhtiyaçlar Hiyerarşisi Kuramı’na Etkisi’ başlıklı ve Benjamin ve arkadaşlarının yaptığı ‘Covid-19’da ‘ eve kapanmanın’ Bireyler ve Toplum Üzerindeki Etkisi’ başlıklı çalışmalarda; Covid-19 sürecinde fizyolojik gereksinimleri karşılamaya yönelik hareketlilikte, gıdaya ulaşımda ve barınma gereksinimlerini karşılamada sorunlar yaşandığını; Güvenlik gereksinimi ile ilgili olarak işsizlik, gelecek belirsizliği ve kaynaklara ulaşımda giderek artan güvensizliği; sevgi- saygı gereksiniminde ise aile ve arkadaşa erişimde ve işini kaybetme ile ilgili yaşanan özgüven sorunlarını; kendini gerçekleştirmede ise hastalık ve işsizlikle ilgili yaşanan engellenmeleri belirtmişlerdir[10,11 ].
Sonuç olarak; Değişen dünya ile insan için ihtiyaçların öncelik sıralaması her geçen gün farklılık göstermektedir. 21. yüzyılda teknoloji ve internetin yaygın kullanımı ile sanal gerçeklik günümüzün bir parçası haline gelmiştir. Dolayısıyla Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisinin ilk düzenlendiği hali ile bu günkü ihtiyaçların önem sırası, farklılık göstermektedir.
Sevgi/ait olma basamağındaki gereksinimler, bugün yüz yüze kişilerarası iletişimden çok sosyal medya, sanal oyunlar aracılığı ile sağlanmaktadır (örneğin; sosyal medya platformlarında arkadaş edinme, oyunda aile, ev kurma vb.). Dolayısıyla insanlar yüz yüze ve dokunsal sosyallikten haliyle uzaklaşmaktadır.
Saygı görme ve gösterme gibi gereksinimler, insanlar zamanlarının çoğunluğunu sosyal medyada tükettikleri için diğerine ve ötekine saygı gösterme davranışını gösterememektedir kriz dönemlerinde toplumsal etkileşimlerde bireyler bencil davranışlar sergilemektedirler.
21. yüzyılda yaşanan afetler, Covid-19 gibi salgınlar ve terör insanın güvenlik gereksinimini ön plana çıkarmıştır. Biyolojik güvenlik, sağlıklı nesil güvenliği, sağlıklı hava, çevre, su, gıda güvenliği, kişiye, kuruma, ülkesine güvenme ihtiyacı gibi. Bu yüzyılın insanı diğerine, doğaya, yasalara saygıyı, sevginin önünde bir gereksinim olarak görmektedir [12 ,4 ].
21. yüzyılın bilim ve teknolojisiyle varoluşunu mükemmelleştirmeye ve gerçeküstü yaşamaya çalışan, yapay zeka ve biyonik/digital yaşam ile kendini yeniden var etme gayreti içinde olan bir insan görmekteyiz. Dolayısıyla kendini aşarak tanrı rolünü oynayan bu insan için fiziksel gereksinimler ilkel kalabilmektedir[13].
Sözün özü; 21. yüzyıl Maslow’un piramidini tepe takla etmiştir: Kendini gerçekleştirme değil, aşmayı ve güvenliği; sevgiden ziyade saygıyı; din, dil, ırk ayrımı gözetmeksizin dünya vatandaşı aidiyetini ön plana çıkarmıştır. Maslow’un İhtiyaçlar Piramidi, 21.yüzyılın çağdaş anlayışına ve çok kültürlü yurttaşlık anlayışına uygun olarak güncellenmesi gerekmektedir. Sağlığın korunması, geliştirilmesi, tedavi ve bakımında rol alan sağlık profesyonelleri Maslow’un -İhtiyaçlar Hiyerarşisi-kuramını temel alarak bu yüzyılda kendini aşan ve dünya vatandaşı olarak tanımlanan insanın gereksinimlerini güven içinde karşılayabilmesine yönelik planlamalar yapmalıdır.
KAYNAKLAR
1.McLeod, S(2018).Maslow’s Hierarchy of Needs. https://www.simplypsychology.org/ (Erişim Tarihi: 15.05.2021].
2.Sharma, Manoj Kumar Chaturvedi, Santosh K Suma, N Letter to the Editor :Technology use expression of Maslow’s hierarchy need . Crossref DOI link: https://doi.org/10.1016/J.AJP.2019. Received 30 November 2019 Asian Journal of Psychiatry 48 (2020) 101895 1876-2018/ © 2019 Elsevier B.V.
3.Douglas T. Kenrick, Vladas Griskevicius, Steven L. Neuberg, and Mark Schaller. Renovating the Pyramid of Needs: Contemporary Extensions Built Upon Ancient Foundations. Perspect Psychol Sci. 2010 May ; 5(3): 292–314. D0i:10.1177/1745691610369469.
4.Yıldırım N., Aştı N. 21. Yüzyıl ve Hemşirelik Felsefesi. 6. Uluslararası/ 17. Ulusal Hemşirelik Kongresi. Ankara. 2019, 1-11.
5.Kula S., Çakar B. Maslow İhtiyaçlar Hiyerarşisi Bağlamında Toplumda Bireylerin Güvenlik Algısı ve Yaşam Doyumu Arasındaki İlişki. Bartın Üniversitesi İ.İ.B.F.D.2015,6;(12):192-197.
6.Fife, E. ve Pereira, F. (2008). Maslow’sHierarchy Of NeedsAndIct: Challenges Of End-User Adoption Of Digital Life. 47th EuropeanCongress Of Fıtce, London, United Kingdom, 4; (1), 57-62.Http://Fitce.Org/Congress/2008/Paper/41.Pdf (Erişim Tarihi: Erişim Tarihi: 15.05.2021).
7.Yağbasan M. Şener Y. İhtiyaçlar Hiyerarşisi Ekseninde Çevrimiçi Sanal Oyunların demografik Değişkenler Açısından Karşılaştırmalı Analizi (Elazığ İli Özelinde Bir Alan Araştırması). Karadeniz İletişim Araştırmaları Dergisi. 2019, 2 ;138-144).
8.Harari, Y.N. (2018). 21. Yüzyıl İçin 21 Ders. İstanbul: Kolektif Kitap.
9.Aştı N. Felsefi Açıdan Covid-19 ,www.akademikakil.com, 5 Ağustos 2020
10.Yelkikalan N.,Doğan S.,Dalboy Z.,Oflaz A.,Covid 19’un Maslow’un İhtiyaçlar Hiyeraşisi Kuramına Etkisi:Durumsallık Yaklaşımı Bağlamında Bir Araştırma,Girişimcilikve Kalkınma DergisiCilt 15,sayı2,Kış 2020 Ss:140-164
11.Benjamin J Ryan ve ark.2020]. Benjamin J. Ryan,Damon Coppola, Deon V. Canyon, Mark Brickhouse, Raymond Swienton, COVID-19 Community Stabilization and Sustainability Framework: An Integration of the Maslow Hierarchy of Needs and Social Determinants of Health Disaster Medicine and Public Health Preparedness,Vol.14/No:5 https://www.cambridge.org/core/terms. https://doi.org/10.1017/dmp.2020.109
12.Ocakcı AF.,Alpar ŞE(2013)Hemşirelikte Kavram Kuram Ve Model Örnekleri,İstanbul Tıp kitapevi,I.Baskı,İstanbul.
13.WarburtonN.,(2017)Felsefenin Kısa Tarihi,(Çev:Güçlü Ateşoğlu)Alfa yayınları,29.Baskı,İstanbul