Hadîd sûresi toplam 29 ayet olup ismini 25. ayette geçen “elHadîd” kelimesinden almıştır. Hadîd, Demir demektir. Sûrede esas olarak, kâinatın Allah’a ait olduğu ve kâinatta dilediği gibi tasarruf edeceği, Allah’ın dinini yüceltmek için can ve mal ile mücadelenin gerekliliği, dünya hayatının geçiciliği ve aldatıcılığı konu edilmektedir [1].
Hadîd sûresi 25. ayette Allah (cc);
“Andolsun biz peygamberlerimizi açık kanıtlarla gönderdik, beraberlerinde kitap ve adalet terazisini de indirdik ki insanlar hakkaniyete uygun davransınlar. Bir de demiri indirdik ki onda büyük bir güç ve insanlar için yararlar vardır. Böylece Allah, görmeden iman ederek kendisine ve peygamberlerine yardım edecekleri ortaya çıkaracaktır. Şüphesiz Allah güçlüdür, üstündür.” [2]
demektedir.
Burada konumuz itibariyle “Demiri indirdik” konusunu açıklamaya çalışacağız. Bundan önce Diyanet bu konuda ne demektedir ona bakalım. Aynen aşağıya naklediyorum:
25. âyette, hem güç sembolü olan hem de insanlara çeşitli faydalar sağlayan demirin de bir nimet olarak yaratıldığından söz edilmektedir. “İndirme” anlamına gelen kelime, Zümer 39/6. âyetinde olduğu gibi “yarattı, lutfetti, insana onu kullanabilme yeteneğini ilham etti” anlamındadır (İbn Âşûr, XXVII, 416-417). Âyetin üslûbundan, Allah’ın dinine ve peygamberlerine yardım eden, hak ve adaleti ayakta tutmak isteyenlerin bu gayelerini gerçekleştirebilmek için demirle sembolize edilen maddî güce ve siyasî otoriteye sahip olmaları gerektiği anlaşılmaktadır (Emin Işık, “Hadîd Sûresi”, DİA, XV, 14). Kimyasal element olarak birçok bileşiği bulunan ve değişik endüstri kollarında önemli işlevleri olan demir, metaller arasında da kullanımı en yaygın ve en ucuz olanıdır. Bir bütün olarak yerküreyi meydana getiren elementler arasında yaklaşık üçte birlik oranla ilk sırayı tutan demirin güneşte ve başka yıldızlarda da bolca bulunduğu tesbit edilmiştir. Teknolojinin gelişmesinde demirin tuttuğu yeri özellikle modern çağın insanı günlük hayatının hemen her adımında yaşar ve hisseder. Hayatı kolaylaştıran pek çok ürün demire dayalı olduğu gibi, gerek beşerî zaafların vahşete dönüşmesinden ibaret olan haksız saldırılarda gerekse varlığını koruma amacıyla bunlara karşı koymada, gerek yıkmada gerekse yapmada demir insanın asırlardan beri vazgeçemediği unsur olagelmiştir. Kısacası demir, kontrollü kullanımı insanlık için büyük yararlar, kontrolsüz kullanımı ise büyük tehlikeler taşıyan bir madde olduğu gibi bu özellikleri taşıyan başka nesneleri ve imkânları da güçlü bir biçimde temsil eden bir örnektir. Başka elementlerle birleşmiş durumda pek çok mineralde de bulunan demir insan vücudu bakımından özel bir önemi haizdir. İnsan vücudunda demir eksikliğinin yol açtığı kansızlık, en sık rastlanan kansızlık tipidir. Demirin özellikleri ve insan hayatındaki önemiyle ilgili bu ve benzeri bilgiler ışığında âyetin “Onda büyük bir güç ve insanlar için yararlar vardır” diye tercüme edilen kısmı daha iyi anlaşılabilmektedir. [2]
Yukarıdaki ifadelerin çoğuna katılmakla birlikte “en ucuz” ve “yerküreyi meydana getiren elementler arasında yaklaşık üçte birlik oranla ilk sırayı tutan” kısmına katılmıyorum. Çünkü, 2022 Nisan sonu itibariyle demirin fiyatı 15.000 TL/ton civarındadır. Ayrıca Demir en çok bulunan elementler içinde 4. sırada yer almaktadır. Sonuç olarak, gücü temsil etmesi ve insanlık açısından yararlı olması açısından yapılan değerlendirmeler doğrudur.
Dinamo Teorisi
Yer bilimciler olarak dünyayı dıştan içe doğru fiziksel özelliklerine göre litosfer, astenosfer, manto, dış çekirdek ve iç çekirdek olmak üzere 5 kısma ayırmaktayız. Bunlara geçiş zonları da dahil edildiğinde yer küre 7 farklı katmandan oluşmaktadır. Burada dış çekirdek ve iç çekirdek esas olarak Demir ve Nikelden oluşmaktadır. Dış çekirdek sıvı özellikte iken iç iekirdek katı özelliktedir. Eğer dış çekirdek sıvı özellikte olmasaydı dünyada yaşam bugünkünden çok farklı olurdu. Muhtemelen insanlık olmazdı.
Dünya üzerinde yaşayabiliyorsak katı iç iekirdek ve sıvı dış çekirdekteki demir sayesindedir. Demir olmasaydı bizler de olmazdık. Yukarıda bahsettiğimiz 25. ayetteki “Demiri indirdik” ifadesi burada Allah’ın (cc) bize bir lütfu ve nimeti olarak çok anlamlıdır. Çünkü, demir ister başka gezegenlerden dünyamıza gelmiş olsun, isterse dünyamızda yaratılmış olsun Allah (cc) onu yerin merkezine indirmemiş olsaydı yeryüzü bizim ve canlıların yaşamasına uygun bir gezegen olmayacaktı.
Nasıl Oluyor?
Yerkürenin kendi ekseni etrafından dönmesi ergimiş haldeki sıvı dış çekirdekte Konveksiyon hareketlerine neden olmaktadır. Bu hareketler ergimiş demir ve nikelden oluşan sıvı dış çekirdek ile manto arasında bir elektrik akımının oluşmasına sebep olur. Tıpkı zaman zaman bizde oluşan statik elektrikler gibi. Bu elektrik akımı katı iletken iç çekirdek etrafında ise bir manyetik alanın üretilmesini sağlar. Oluşan bu manyetik alan kendine kaynaklık eden elektrik akımını besler. Sürekli olarak elektrik akımı/manyetik alan döngüsü yerin kendi ekseni etrafında dönmesine ve sıvı dış çekirdeğe bağlı olarak devam etmektedir. Bu olay fizikte “Dinamo Teorisi” olarak bilinmektedir.
Dinamo Teorisi’nin ortaya koyduğu hareketlere bağlı olarak oluşan Yerin Manyetik Alanı oldukça güçlüdür. Bu güçlü alan yerküre etrafına bir koruma duvarı/kalkan oluşturmaktadır. Bu koruma duvarına Manyetosfer adı verilmektedir. Güneşten gelen elektrik yüklü parçacıklar Manyetosfer kalkanına çarptığında durdurulmaktadır. Durdurulan bu yüklü parçacıklar yine yerin manyetik alanının en güçlü olduğu güney ve kuzey kutup bölgelerine yönlendirilmektedir. Böylece yerin içindeki demirin oluşturduğu Manyetik Alan yeryüzündeki canlı yaşamı güneşten gelen elektrik yüklü zararlı parçacıklara karşı korumada yardımcı bir görev üstlenmektedir. Aksi halde her gün Röntgen çektirmek zorunda kalırdık.
Yer kürenin Manyetik alanı en güzel şekilde kutup noktalarına yakın bölgelerde özellikle akşam ve gece saatlerinde izlenmektedir. Özellikle Norveç’in Tromso kenti bu anlamda Aurora izlemek için turistlerin uğrak yeri olmuştur. Aurora, Yer Manyetik alanı ile güneşten gelen elektrik yüklü parçacıkların etkileşimi sonucu oluşan olağanüstü bir fizik olayıdır. Bu görsel şölen devam ettikçe biz de hayattayız demektir.
Sonuç olarak;
- Demir, yerin merkezine inmemiş olsaydı,
- Dış Çekirdek, sıvı olmamış olsaydı,
- Yer, kendi ekseni etrafında dönmemiş olsaydı,
yer yüzünde canlılık olamazdı.
Yapılan bu değerlendirmeler göz önüne alındığında iki önemli konuya özellikle dikkat çekmekte yarar vardır:
- Madenler dünyadaki yaşam için gereklidir.
- Din ve Bilim uyum içindedir.
Saygılarımla,
Kaynakça
[1] https://kuran.diyanet.gov.tr/tefsir/Hadîd-suresi/5097/22-25-ayet-tefsiri (Erişim Tarihi: 09.05.2022)
[2] https://kuran.diyanet.gov.tr/tefsir/Hadîd-suresi/5097/22-25-ayet-tefsiri (Erişim Tarihi: 09.05.2022)